6 Ocak günü Cumhuriyet Gazetesi’ni ziyaret eden Başkonsoloslardan biri olmaktan gurur duydum. Bu ziyaretimiz çerçevesinde hazırladığımız açıklamanın da imzalı bir metnini sunma imkanı bulduk:
« Bizler Avrupa Birliği İstanbul Konsolosluklarının temsilcileri olarak, farklı siyasi renklerden tüm Türk gazetecilerin uluslararası hukukta ve Avrupa ve Türk hukukunda öngörülen temel hak ve özgürlüklerini icra edebilmelerini diliyoruz; aynı zamanda Türkiye´ye canlı ve demokratik bir tartışma ortamı için vazgeçilmez olan medya çeşitliliğini temenni ediyoruz »
Birleşik Krallık olarak, Can Dündar ve Erdem Gül de dahil, gazetecilerin gözaltına alınması konusundaki endişelerimizi daha önce de dile getirmiştik ve gerek Türkiye’de gerekse dünyada basın özgürlüğünün güçlü bir destekçisi olmayı sürdürüyoruz. Bu konuyu geçen yıl 1 Ekim, 20 Ekim ve 2 Kasım tarihlerinde yayınlanan Türkiye: medya özgürlüğü, istikar ve refah, İfadeye Özgürlük ve Gazetecilere Yönelik Suçlar başlıklı bloglarımda ele almıştım. Ankara Büyükelçimiz Richard Moore ise 10 Aralık 2015 tarihinde kaleme aldığı Birleşik Krallık İnsan Hakları Konusuyla Neden İlgileniyor? adlı blogunda bu tür girişimlerin arkasındaki konu başlıklarını daha geniş anlamıyla çok ince bir şekilde ele aldı.
Tüm bu bloglar, ifade özgürlüğünün ve hukukun üstünlüğünün güçlü bir demokrasinin can damarları olduğunu vurguluyor.
Ve, Birleşik Krallık’ın neden güçlü ve başarılı bir Türkiye görmek istediğini bir kez daha hatırlatmak açısından, geçen yıl bu günlerde yazdığım Türkiye 2023: Birleşik Krallık Türkiye’nin başarılı olmasını neden ister başlıklı blogumu bir kez daha okunmanızı tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar.
Leigh Turner’ı @LeighTurnerFCO hesabından takip edebilirsiniz.